Zakir Tercan Yazdı: Bana Arkadaşını Söyle…
BANA ARKADAŞINI SÖYLE…
Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim” şeklinde bir atasözü vardır. Daha net içerik anlamıda kimlerle arkadaşlık yaparsanız, kimlerle oturup kalkarsanız, onların ahlakından size, sizin ahlakınızdan onlara bir şeyler geçer. İnsan, beraber bulunduğu kişilerden etkilenir…
Bu ata sözünü kime mi bağlayacağız? Yalan söyleyen, menfaati için babasını bile satan, nankör, vefasız, sözünde durmayan, sürekli yalan söyleyen, yıllarca ekmeğini yiyen seni arkadan hançerleyen, zıvanadan çıkmış, ne dediği, ne söylediği belli olmayan, herkesi hakir gören, herkese tepeden bakan, kendilerini bulunmaz hint kumaşı sanan ipe sapa gelmeyenler içindir.
Atalarımız ne güzel söylemiş: “Eğer insanlar arkandan konuşuyorsa, onlardan öndesin demektir…
Parana-puluna zenginliğine, mal varlığına herkes koşar… Siz hiç bir zaman parasına, puluna, zenginliğine, mal varlığına koşmayın. Hiç bir zaman dostlarınızın, arkadaşalarınızın parasında, malında, mülkünde gözünüz olmasın. Aksine daha çok varlıklı olmaları için dua edin. Yüce Rabbim her şeyi biliyor.
İmam-i Şafii demiş ki: Kırk alimi bir delille yendim de, Bir cahili kırk delille yenemedim.
Birileri birilerinin kurşun askeri olabilir, bu kurşun askerler pusu kurup kalleşlik yapabilirler, bu kurşun askerlerin eline birşeyler yazıp verebilirler, Al bu yazıları vur abalıya abalıya diyebilirler… Bu kurşun askerler de: Dertlerini, sıkıntılarını unutmuş, rasgele kurşun atabilirler… Kime atıyorlar, ne diye atıyorlar kendileride bilmiyor olabilirler. Bu kurşun askerler yalandan iyi görünmeyi çok uygularlar. Ama bir gün büyük bedeller ödeyeceklerinide sakın unutmasınlar!
Hz. Ali demiş ki, Üç şeyi kötü gününde dene: Eşini, dostunu ve sabrını…
Pamuk ipliğine bağlı olanlar, yalan söylemeyi, İftira atmayı, fitne, dedikodu yapmayı meslek edinmişlerdir. Bu tipler dolduruşa iyi gelirler. Bunlar dünyayı biz yarattık sevdasına kapılıp nereye koştuğunu bilmeyen zavallılardır. Bu şarlatan tiplere hiç değer vermeyin…
Unutmayın ki, mağdurun ahı tutar…
Hainlikleriyle, vefasızlıklarıyla, nankörlükleriyle toplum nezdinde itibarı olmayan çapsızların pis ellerini üzerinizden atın. Fitne çıkaranlar kadar, fitneye sebep olanlar da suçludur.
Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: “MÜNAFIĞIN alâmeti üçtür: Konuşunca YALAN söyler, Söz verince sözünden CAYAR, Kendisine bir şey Emanet edildiğinde HIYANET eder.”
Herkese ayrı telden çalan.. Gelene ağam-gidene paşam diyen.. Nabza göre şerbet veren.. Arkadaşının yüzüne gülerek arkasından kuyusunu kazan.. İkiyüzlü, yalan söylemeyi meslek haline getiren.. Verdiği sözü unutan.. Kapı eşiklerinde üç-beş kuruş menfaat için takla üstüne takla atarak “Abi, bir emrin var mı?” diyerek yalakalık yapan.. Tabiri caizse kıvıran insanlar gerçek anlamda asla ve asla adam olamazlar.
Derdinizi anlayan dostlarınız, arkadaşınız olsun.. Varsın bütün dünya karşınızda olsun… Hepimizin yanlışları olabilir, hepimiz yanlışlar yapabiliriz. Mesele yanlış adam olmamaktır. Adam olmak kolay değil…
Gerçek arkadaş; kendisi için ne istiyorsa arkadaşı için de ister. Hatta dünyevi hallerden sıyrılıp manevi duruş ve doğrulukla ilerler… Her şey benim olsun, benden olmayan kahrolsun, benden sonrası mahvolsun diyen.. Gerçek arkadaş değildir, gönül insanı değildir, adam değildir!…
Şunu unutmayın: “Bir suçlunun en büyük taktiği, karşıdakini suçlamaktır. Siz kendinizi savunmaya çalışırken, hiçbir zaman onun yanlışını konuşamazsınız. Suçu ne kadar çoksa, o kadar fazla insanı suçlar. Asla bu tuzağa düşmeyin.”
Aklınızdan sakın çıkarmayın? Vefasız ve nankörün yası tutulmaz… Cahilden dostunuz olacağına, Alimden düşmanınız olsun… Allahım! Kötü günün, kötü gecenin ve her anın kötülüğünden, kötü arkadaştan, kötü dosttan sana sığınırız…
Kaynak: Zakir Tercan
- Mehmet Ali Abakay Yazdı: Kitap Fuarı mı Çocuk Kitap Panayırı mı? - Kasım 25, 2024
- İstasyon Mahallesi’ne Ulaşım Artık Üst Geçitten - Kasım 21, 2024
- Mehmet Akkaşoğlu Yazdı: Allah’ın Güzel İsimlerinden El_Mütekebbir - Kasım 21, 2024