Mustafa Ağdaş Yazdı: Zulüm ve Zalimler
ZULÜM VE ZALİMLER
Zulüm fertlerden başlar, önlenmezse bir yangın hızıyla çevreyi sarar, zalimler çoğaldıkça da ortalığı bir felaket salgını istila eder. O zaman zulüm toplumsal bir hal almış olur ki, cidden büyük tehlikedir. Zulmün istilasına uğrayan toplumlarda din, ahlak ve fazilet gibi yüce kavramlar bir efsane olarak telakki edilmeye başlar. Dindar ve faziletli kimseler hakarete uğrarlar. Fakat tarih boyunca, ilkel veya medeni hiçbir toplum dinsizlik ve ahlaksızlığı kendilerine yakıştıramamış, din ve iman nurundan uzak kalmaya razı olmamışlardır.
Tarihin ibret duvarları ile çevrili geniş mezarlığına gömülen milletlerin çoğu dinsizlik ve ahlaksızlık hastalığından ölmüşlerdir. Dinsizlik ve ahlaksızlık, fert ve topluma karşı işlenmiş en büyük zulümdür.
Allah, hiçbir millete kendilerini bozmadıkça bozgunluk vermeyeceğini şöyle beyan etmektedir.
وَمَا كَانَ رَبُّكَ مُهْلِكَ الْقُرٰى حَتّٰى يَبْعَثَ فِى اُمِّهَا رَسُولًا يَتْلُوا عَلَيْهِمْ اٰيَاتِنَا وَمَا كُنَّا مُهْلِكِى الْقُرٰى اِلَّا وَاَهْلُهَا ظَالِمُونَ.
“Rabbin, ülkelerin merkezî yerlerine, kendilerine âyetlerimizi okuyan bir peygamber göndermedikçe oraları helâk edici değildir. Zaten biz, halkları zalim olmadıkça memleketleri helâk etmeyiz.” (1)
وَكَاَيِّنْ مِنْ قَرْيَةٍ اَمْلَيْتُ لَهَا وَهِىَ ظَالِمَةٌ ثُمَّ اَخَذْتُهَا وَاِلَیَّ الْمَصِيرُ.
“Zalim oldukları hâlde, mühlet verdiğim, sonra da kendilerini azabımla yakaladığım nice memleket halkları vardır. Dönüş yalnız banadır.” (2)
وَاَنَّهُ اَهْلَكَ عَادًا الْاُولٰى. وَثَمُودَا فَمَا اَبْقٰى. وَقَوْمَ نُوحٍ مِنْ قَبْلُ اِنَّهُمْ كَانُوا هُمْ اَظْلَمَ وَاَطْغٰى.
“Rabbin eski Âd kavmini helak etti. Sonra Semud’tan bir iz bırakmadı. Nuh’tan önceki kavimleri de mahvetti. Onlar, en zalim ve en azgın milletlerdendir.” (3)
Allah’ın bir ibadethane olarak yarattığı şu dünyada, kulluk belirtilerini, manevi şeref ve haysiyetlerini, insanlık onurlarını kaybeden toplumların dünya haritasından nasıl silindiklerini acı acı beyan eden ve ibret levhaları halinde gözler önüne seren Kur’an-ı Kerim, insanlara kurtuluş sinyalleri vermekte ve ebedi hayatın saadet yollarını aydınlatmaktadır.
(1) Kasas, 28/59.
(2) Hac, 22/48.
(3) Necm, 53/50-52.
Kaynak: Mustafa Ağdaş
- Cemil Cesur Yazdı: Sen Açıl Saçıl, Erkeklere Göz Kapağı Tesettürü Öyle mi? - Ekim 5, 2024
- Ezgi Akgül Yazdı: “Ümmetin Erkekleri Nerede?” Diye Sormuş Biri… - Ekim 5, 2024
- Suya Yüzde 30 Zam! - Ekim 5, 2024
