Lâ Edrî Yazdı: Bütün Hikâye Böyle Başladı/Siz, Dininiz İçin Nelerden Vazgeçebilirdiniz?

AMİNE, KUR’AN OKUMAYA BAŞLADI; DEĞİŞİM DE BÖYLECE BAŞLAMIŞ OLDU…
Teksas Cheroke Yerlisi Amine Assilmi.
Her şey bir bilgisayar hatası ile başladı. Amine, Kızılderili ailesi olan Cheroke kabilesindendi.
1975 yılında okulda alacağı dersleri seçti. Sonra bir işi çıktı, Oklahoma’ya gitti, orada işleri uzun sürdü. İki hafta sonra Teksas’a dönebildi.
Döner dönmez okulun yolunu tuttu, yanlışlıkla tiyatro dersine kaydedildiğini öğrendi Ders sonrası hocasına durumu izah etti. Tiyatroda rol almak yerine alternatif ödev verilmesini istedi.
Hoca, teklifi olumlu karşıladı ve ondan Ortadoğu kültürünün kıyafetlerini tanıtmasını istedi ve Arap öğrencilerin çoğunlukta olduğu bir sınıfa gönderdi.
Amine, Müslüman öğrencilerin sınıfta çoğunluk olduğunu görünce “Ben kesinlikle bunlarla çalışmam, asla bu sınıfta oturmam.” dedi.
Ancak kocasının ısrarı ve ikna etmesi üzerine sınıfa devam etti..
Bu yaratanın bir işareti, belki Arapların hepsini Hıristiyanlaştırmam için bir fırsat.” diye düşündü. Derse devam etti, her fırsatta sınıf arkadaşlarına Hristiyanlığı anlattı, onların etkilenmesini bekledi ama beklediği etkilenme gerçekleşmedi.
Dinleyenler her seferinde Hazreti İsa’yı çok sevdiklerini söylüyor fakat bir türlü Amine’nin istediği noktaya gelmiyorlardı. Amine, çaresiz İslam’ı araştırmaya yöneldi. Bir gün evine iki Müslüman geldi. Biri orta yaşlı, öteki genç iki hanım, İslam’ı tebliğ ve teklif etmek istiyorlardı.
İçlerinde biri şöyle dedi: Beş dakikanınız var mı? İslam ile ilgili size merak ettiğiniz şeyleri anlatabiliriz.” Amine kabul etti, onlara yanlış yolda olduklarını anlatmak niyetindeydi.
Beş dakikalığına başlayan konuşma saatlerce sürdü, davetçiler İslamı tatlı anlatıyorlardı. Ayrılırken Kuran-ı Kerim ve birkaç kitap bırakıp gittiler.
Amine, Kuran okumaya başladı; değişim de böylece başlamış oldu. Değişmeyi ilk fark eden kocası oldu. Amine alkol almamaya, domuz eti yememeye başladı. Kocası, bu durumdan fena rahatsız oldu ve tartışmalar başladı.
Zamanla tartışmalar şiddetlendi, sonunda Amine evden ayrılmak zorunda kaldı. İslam’ı araştırmaya devam etti. Kafasında ki sorular birer ikişer cevap buldu, 1977 yılı Mayısında şahadet getirip Müslüman oldu. Hayatı bundan sonra daha da zorlaştı. Başını örttüğü için işten atıldı. Babası eline geçirdiği bir tüfekle kızını vurmaya kalktı: “Böyle bir kızım olacağına hiç olmasın ” diyordu.
Kız kardeşi, aklını oynattı zannederek onu akıl hastanesine yatırmak istedi. Asıl sınavı çocukları ile ilgili oldu..
Eyalet yasalarına göre çocuklar din değiştirene değil, Hristiyan olan babaya veriliyordu.
Son duruşmada hâkim şu teklifi yaptı: “Kızım, Müslümanlıktan vazgeçtiğini söyle, çocuklarını sana vereyim. !” Düşünmesi için Amine’ye 20 dakika süre verdi..
Amine, hayatının en ıstıraplı yirmi dakikasını geçirdi. Sonunda kararını açıkladı: “Hâkim bey, çocuklarımı o adama değil, Allah’a emanet ediyorum. İslam’dan vazgeçmiyorum. Bir gün çocuklarıma İslam’ın ne olduğunu öğreteceğim.” Yuvası yıkıldı, ailesi onu reddetti.
Müslüman kardeşleri onu yalnız bırakmadı. Cami yakınlarında bir konteyner ev ayarladılar, Amine hayatını bu evde sürdürmeye başladı. Okudukça öğreniyor ve zenginleşiyordu. Hadis, akaid, fıkıh… İlmi arttıkça anlatmaya başladı ve anlattıkları çevresinde büyük ilgi gördü. Etrafında ki Müslüman hanımların sayısı her geçen gün çoğaldı. Konuşmaları kasetlere alınmaya başladı ve eyalette en çok dinlenen hatip oldu. Kasetler elden ele dolaştı, yüz binlerce kişiye ulaştı. Bu sayede birçok insan İslam ile tanıştı. Amine, İslam Uluslararası Kadın Birliğinin kurulmasına öncülük etti ve birlik başkanı oldu. Ülke çapında seminerler verdi, salonlar dolup taştı. Kendisini Müslüman kadınların eğitimine adadı.
Bir gün telefonu çaldı.
Kocası arıyordu: Amine görüşebilir miyiz? Amine önce reddetti.
Kocası, çocuklarınla görüştüreceğim deyince kabul etmek zorunda kaldı.
Çocukları, eşi ile buluştu.
Kucaklaşıp ağlaştılar.
Çocuklar, annelerini dedelerinin evine gitmeye ikna ettiler.
Evde kendisini büyük bir sürpriz bekliyordu..
Evde onu annesi, babası, kendisini bir zamanlar akıl hastanesine götürmeye kalkışan kardeşi ve bazı akrabaları bekliyordu.
Hepsi Amine’yi uzaktan takip etmişler, kasetlerini dinlemişler ve Müslüman olmuşlardı. Amine böylece ailesine kavuştu..
Yüz yaşını geçmiş olan anneannesi bile Müslüman olmuştu.
Teksas’ın hakikati bulmuş bu nur yüzlü annesi 6 Mart 2010 Cuma günü kanser sebebiyle ebedi âleme göçtü.
ALLAHÜ TEALA RAHMET EYLESİN…
Kaynak: Lâ Edrî

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.