Kerem Arda’nın Geçersiz Sayılan Doktora Savunması Mahkemeden Döndü
Deva Partisi Edirne İl Başkanı Kerem Arda’nın TÜ Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından geçersiz sayılan doktora savunması Edirne İdare Mahkemesi’nden geri döndü. Arda, yaptığı açıklamada Mirabeau’nun “Adalet ağır ağır yürür, fakat gideceği yere er-geç varır” sözünü kullandı.
Arda, “Bu sürecin sonunda yaşadığım mağduriyet ve kayıplar sebebi ile hakkım olmasına rağmen “manevi tazminat” talep etmeyeceğimi kamuoyuna bildirmek istiyorum.” dedi.
Arda’nın açıklaması:
“Adalet ağır ağır yürür, fakat gideceği yere er-geç varır. -Mirabeau-
Takip edenler hatırlayacaktır geçen sene (2020-Ekim) oybirliğiyle kabul edilen “kayıtlı” doktora savunmam Trakya Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü tarafından “memur hatası” , “yönetmelik”vb… nedenler öne sürülerek geçersiz sayılmış, mağdur olmuş ve konuyu yargıya taşımaktan başka çare bulamamıştım. Bugün aldığım “MUTLU” bir haberi sizlerle paylaşmak istiyorum.
(Esas No 2020/1511 Karar No 2021/799)
T.C. EDİRNE İDARE MAHKEMESİ’NİN
TÜRK MİLLETİ ADINA ALDIĞI KARAR İLE UĞRADIĞIM HAKSIZLIK MAHKEMENİN “Hukuk güvenliği, normların öngörülebilir olmasını, bireylerin tüm eylem ve işlemlerinde devlete güven duyabilmesini, devletin de yasal düzenlemelerde bu güven duygusunu zedeleyici yöntemlerden kaçınmasını gerekli kılar. (Anayasa Mahkemesinin 26.12.2013 tarihli ve E:2013/67, K:2013/164 sayılı kararı)
Hukuk devletinin unsurları arasında “hukuki güvenlik” ve “belirlilik” ilkeleri bulunmakta olup, bireyin devlete güven duymasının, ancak hukuki güvenliğin sağlandığı bir hukuk devleti düzeninde mümkün olabileceği, Anayasada öngörülen temel hak ve hürriyetlerin kullanılması ve insan haklarının insan hayatına egemen olması için Devletin, bireylerin hukuka olan inançlarını ve güvenlerini korumakla yükümlü olduğu açıktır.” tespiti ile İPTAL edilmiştir.
Doktora yapmaktan gurur duyduğum bölgemizin güzide kurumu üniversitemize zarar vermemek amacı ile detaylarına girmeden yürüttüğüm bu sürecin hukuk ve adalet lehine sonuçlanması umut vericidir. Fakat umuyorum ki bu süreç ve karar, benzer durumlar ile karşı karşıya gelindiğinde hukukun ve adaletin herkes için önemli bir teminat olabileceğini, bu kararları veren idarecilere de ispat etsin. Benzer hak ihlali ve kamuoyu önünde üzücü mağduriyetler yaşayanlar için de yol gösterici olsun.
Bu sürecin sonunda yaşadığım mağduriyet ve kayıplar sebebi ile hakkım olmasına rağmen “manevi tazminat” talep etmeyeceğimi kamuoyuna bildirmek istiyorum.
Fakat, “Danıştay, bölge idare mahkemeleri, idare ve vergi mahkemelerinin esasa ve yürütmenin durdurulmasına ilişkin kararlarının icaplarına göre idare, gecikmeksizin işlem tesis etmeye veya eylemde bulunmaya mecburdur. Bu süre hiçbir şekilde kararın idareye tebliğinden başlayarak otuz günü geçemez.” (İYUK 28.madde) gereği olarak işlemlerimin ivedilikle işleme alınmasını daha fazla kayba uğramamak adına talep ediyorum. Kararın tamamını da gerek basınla gerek dileyenlerle paylaşabileceğimi belirtmek istiyorum. Ayrıca sürecin devamını da kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğimin bilinmesini istiyorum.
Bu süreçte bana destek veren avukatım Sn. Ulaş Çam’a ,aileme ve danışman hocama, konuya ilgi gösteren ve gündemde tutan dostlarıma, dürüst gazetecilere ve vicdanlı insanlara, en önemlisi bu milletin gözbebeği yüce Türk adaletine teşekkürü borç bilirim.
Edirne’miz ve Türkiye’miz için canla başla çalışmaya, hizmet etmeye devam edeceğim.”
Haber MERKEZİ
- Edirne’de Türk Dünyası Kadın Başlıkları Sergisi - Kasım 1, 2024
- Edirne Gastronomi Festivali Törenle Başladı - Kasım 1, 2024
- Edirne Orduevi Önünde Kaza - Kasım 1, 2024