İdris Günaydın Yazdı: Dikkat! Kartlar yeniden karılıyor!? Seçim çantada keklik değil!

Dikkat! Kartlar yeniden karılıyor!? Seçim çantada keklik değil!

Birinci tur seçimlerinin 0.50 puan farkla kaybedilmesi Ak Partiyi rehavete sürüklemesin. Ben ikinci turu daha riskli görenlerdenim.

Birinci turda gözüktü ki; Ak Parti ciddi bir oy kaybetti.

Meydanları dolduran kalabalıkların, daha önce Ak Partiye oy vermeyen seçmenlerden değil, aksine Ak Partiye oy veren fakat önceki seçimlerin mitinglerini televizyondan takip eden kitlelerin bir şahlanışı olduğu ortaya çıktı.

TBMM’de Cumhur İttifakı iyi durumda olsa da Ak Partinin oyunun MHP’ye kaydığı belli oldu.

Daha önce üç kez yazdım, yine yazıyorum; Ak Partinin %2,3’lük bir taraftar kitlesinin ikna olmadığı, ikna olması için gereken izahın yapılmadığı ortaya çıktı.

Bu durumu dördüncü defa yazıyorum: Eğer soğanın, patatesin, sebzenin, buğdayın, kira artışının neden yükseldiği, neden Cumhuriyet Tarihinin en muktedir hükumetinin buna çare olmadığı veya olamadığı izah edilmezse, çare olduysa yakalanan, ceza verilen, yaptırım uygulanan kimseler örnek olarak gösterilmezse, şayet çare olamamışsa bundan sonra nasıl çare olacağı açık seçik anlatılmazsa seçim tehlikededir.

Her şey söylenmiştir. Yapılan hizmetler, savunma sanayiindeki başarılar, deprem bölgesindeki hizmetler… Hepsi söylenmiştir; Muhalefetin zayıf yanları, Kemal Kılıçdaroğlu’nun kifayetsizliği, CHP’nin tarihi…v.s. Lakin sadece şu sorulara ikna edici cevap verilmemiştir:

1-Nasıl olur da bir tüccar tonlarca sebzeyi oraya buraya döker? Bir savaşta ordunun levazım deposu düşmana bildirilir mi? Bu hıyaneti vataniye değil mi? Şimdi de ülke olarak bir savaştayız.

Bir ürünü adam gibi tasarruf edersem benim, etmezsem devletin. Benim iki ton fındığım oluyor mesela… Yerim veya yakarım veya sadaka olarak dağıtırım; kime ne? Depoda çürütürüm de… Lakin döktüğümde bu ihanete girmez mi? Milli servet değil midir?

2-Nasıl olur da tonlarca buğdayı götürüp bir dere kenarına döker?
ÖNE ÇIKAN VİDEO

Dünyanın en girift cinayeti ülkemizde işlense, kriminal onu iki ayda buluyor da, neden stokçu veya malını oraya buraya döken bulunamıyor veya bulunuyorsa yakasına yapışılmıyor?

3-Neden kira artışına dur denilmiyor?

Bir yakınım bilgilendirdi; İstanbul/Üsküdar Beylerbeyi’nde 2+1 bir daireden 20.000 (Yirmi bin)TL istiyor ev sahibi. Bina eski bina. Bunu bir öğretmen veya memur kiralasa bu memurun maaşını ne kadar artıracaksınız?

Dikkat edin; vatandaş soğan almaktan aciz değil. Neden bu durumlara müdahale edilmediğini, neden Cumhurbaşkanının bunları izah etmediğini sorguluyor ve çok üzücü bir şey söyleyeyim; Ak Partiden soğuyor.

Tekrar ediyorum: Ak Partiden soğuyor.

Kaç kişiden duydum ki; “bu seçimden sonra artık başka partilerden parti bulacağız kendimize” diyorlar.

Dikkat edin; ikinci turda Tayyip Erdoğan seçilse bile beş yıl sonra Tayyip Bey olmayacak.

İkinci tur seçimin kazanılması için ya Sinan Oğan ve Muharrem İnce ile pazarlık yapılacak ya da iş oluruna bırakılacak. Eğer pazarlık yapılırsa onların ikisinin de talepleri olacak. Kabul edilirse Ak Partinin sadece icracı bir iktidarından söz edilebilir. Hâlbuki biz Ak Parti ve Tayyip Erdoğan’dan kültürel anlamda da adımlar bekliyoruz.

Eğer kültürel anlamda adımlar atılamazsa bu parti tamamen kitle partisi hüviyetine bürünür ki; fikir ve düşünce bağlıları için bir cazibesi kalmaz.

Tayyip Beyden rica ediyorum: Önümüzdeki on gün içinde stokçulara, marketlerdeki hayat pahalılığına, sebze ve meyveleri ton ton oraya buraya dökenlere, kira artışına karşı ne yapıldı nasıl önlenecek, bunları açıklayın.

Neden bu düşmanlıklar yapılıyor, kimler yapıyor, yapanlara ne gibi muamele yapılıyor?

Lütfen bunları açıklayınız, izah ediniz?

Ak Parti teşkilatlarına da bir önerim var: Z Kuşağı denilen gençlerle, tüm Türkiye’de il il, ilçe ilçe yemekli şölenler yapınız ve o şölende iyi bir hatip konuşma yapsın.

Yayla gezisi de olabilir.

Unutmayın; seçimin en kritik adayı olan Sinan Oğan ile rakip lider Kemal Kılıçdaroğlu aynı mezhepten!

Bu sizi derin bir düşünceye sürükler umarım. Vesselam.
Kaynak: İdris Günaydın

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.