Ali Süzen Yazdı: İşportacı ve Zabıta Karşı Karşıya

İşportacı ve Zabıta Karşı Karşıya
Hayat şartları zor…
Çoluk çocuğun maişetini (geçimini) temin etmek gerek…
Bunun için de çalışmalı ama nasıl?
Hayatta herkesin bir imtihanı vardır. Yüce Allah, herkese aynı kabiliyeti vermemiştir. Aynı imkanları da vermemiştir. Kimisi okur, masa başı bir iş bulur geçinir gider. Veya daha üst düzey işler…
Kimisi de ya okumaz, çeşitli sebeplerle okuyamaz iş hayatına atılır, hele de Allah ‘yürü ya kulum’ dedi mi yürür, hatta koşar gider ve zengin olur. Kimisi işçi, usta olur, ülke kalkınmasında yerini alır. Kimisi de işportacı olur…
Alınteri ile yapılan, harama – helale kul hakkına kamu hakkına dikkat edilerek yapılan her iş her emek kutsaldır.
İşportacı ve Zabıta Karşı Karşıya
İşportacı, seyyar veya üç tekerlekli arabasıyla veya daha büyüğü ile günlük nafakasını çıkarmaya çalışır, sokak sokak gezer, gezmek zorundadır.
Ne demişler: “Gezinen tavuk aç kalmaz!”
Tabii, o da belli kurallara uymak zorundadır. Mesela hoparlörle satış yapmak yasaktır. Mesela çarşı merkezde belli yerler haricinde işportacı giremez.
Tüm bu girişi şunu söylemek için yaptım: Aylık kirası 50-90 bin TL olan işyerinin karşısında üstelik yaya trafiğini de aksatacak şekilde konumlanır ve fazla terlemeden çok kazanayım derseniz bu olmaz.
Bizzat şahit oldum. Adamlar, Saraçlar Caddesi’nin Eski İstanbul Caddesine açılan noktasına çekmişler seyyar arabalarını, atmışlar kendilerini gölgeye.. Oh, ne âlâ ne âlâ…
Zabıta memurları da kendilerine ulaşan şikayet üzerine burayı terk edin, diyor. Diyor ama onlar dikleşiyorlar. Neymiş efendim, ekmek davasıymış… Evet, anlıyoruz ekmek kavgasındasınız ama kurallara da uymak zorundayız değil mi? Herkes kafasına göre takılırsa bir keşmekeşlik, kaos ortaya çıkmaz mı?
Sen nasıl ekmek davasında isen zabıta memuru da kendisine verilen görevi bihakkın (hakkıyla) yapmak, yapabilmek derdinde..
Toplum içinde yaşamanın belli kurallarına herkes uymak zorundadır. Birbirimize sevgi duymasak duyamasak bile saygı duymak zorundayız.
Hayat mücadelesindeki herkese kolaylıklar diliyorum.
Kaynak: Ali Süzen, Edirne -28.07.2024

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.