Ali Süzen Yazdı: 10 Muharrem İftar Yemeği ve Selimiye Camii Şadırvanı

Edirne Valiliği, 10 Muharrem Aşure Günü dolayısıyla Edirne’mizdeki Alevi-Bektaşi Dedelere bir iftar yemeği verdiğini, valilik resmi internet sitesinden iftar yemeğinin fotoğraflarıyla paylaştı.
Üçşerefeli Camii yanındaki ‘Devlet Konukevi bahçesinde verilen iftar yemeği, devlet millet kaynaşması açısından önemli ve alkışlanacak bir hareket… Daha da önemlisi düne kadar görmezden gelinen, kimliklerini çoğu zaman gizlemek durumunda kalan alevi vatandaşlarımızı devletin kucaklaması, farklı inanç sahiplerine karşı eşit yurttaş olduklarını, inançlarını inandıkları gibi yaşayabilecekleri güvencesini zımnen vermesidir.
Her toplumda “kulağı kesik” tabir edilen fesat insanlar vardır ve benim de yolum bunlardan birkaçı ile kesiştiğinde şunu duydum bu kulağı kesiklerden: Neymiş efendim, Vali Ekrem Canalp, Edirne Müftüsünü bu iftar yemeğine davet etmemiş! Hiç olur muymuş İlin Müftüsünü davet etmemek! “Bunda mutlaka bir iş vardır, acaba müftü efendi ile İlin en büyük mülki amiri vali arasında bir soğukluk, dargınlık mı var ki davet edilmedi.” şeklinde fitne kazanına odun taşıdıklarını duydum. Yaptığım araştırmada bunun izine rastlayamadım. Hem, devlet işlerinde dargınlık mı olurmuş!?
Bir kere; Valinin bizzat bu ayrıntılarla uğraşacak zamanı bile yoktur, sanırım. Bu işleri, valilik özel kalem müdürü deruhte eder.
Özel kalem müdürü deyince bir parantez açmak istiyorum: Duyumlarıma göre bu şahıs, uluslararası oto kaçakçılığından yargılanmış. Ayrıca; eşinin üzerine kayıtlı kafeden şişirilmiş faturalarla valilikten haksız kazanç elde ettiği iddiası ile önceki vali tarafından hakkında soruşturma geçirmiş, bir müddet, soruşturma sonuçlanıncaya kadar görevinden el çektirilmiş bir kişi. İşte bu şahıs, muhtemeldir ki; müftü efendiyi davet etmeyi unutmuştur. Unutmak, insani bir davranış, sonuçta ama bu sıradan vatandaşlar için geçerli. Valilik Özel Kalem Müdürü gibi bir makamda oturuyorsanız, unutma gibi bir lüksünüz olamaz!
Bunun sorumluluğu sizi aşar ve Vali Bey de töhmet altında kalır.
Tabii, başka ihtimaller de mümkün ama ben şahsen bunlara ihtimal vermek istemiyorum.

Gelelim diğer önemli konuya…
Selimiye Camii’mizin önemini, ihtişamını tekraren anlatacak değilim. Bunu bilmeyen yoktur, sanırım. İşte bu muhteşem mabede yurtiçi ve yurt dışından her gün binlerce ziyaretçi gelir. İyi havalarda da gelir, soğuk ve yağışlı havalarda da…
İyi havalarda problem ortaya çıkmaz, gizlenir. Lakin soğuk ve yağışlı havalarda açığa çıkıverir ve sırıtır. Bu, acı bir sırıtıştır. Önceki valilerimizden birinin zamanında yapılan fotoğraf yarışmasında yanılmıyorsam 1. gelen fotoğrafa dikkatle bakmanızı ve düşünmenizi istirham ederim: Karda, kışta Selimiye Camii üstü açık şadırvanında abdest alan bu şahıs, meseleyi bütün çıplaklığıyla ortaya sermektedir.
Peki, Dahi ve halen aşılamamış Koca Mimar Sinan, bu durumu düşünmemiş ve bir çare üretmemiş olabilir mi? Bir çare üretmediğini, hava şartlarını göz önünde bulundurarak yolcuların ve dışardan gelecek cemaatin korunaklı bir yerde abdest tazeleme imkanı sunmadığını düşünebilmek, fazlaca safdillik olur, hatta onun zekasıyla alay etmek de olur. Öyleyse nasıl bir çare düşünmüş ve uygulamıştır Koca Mimar Sinan?
Revaklı avludaki üstü açık şadırvanın dışında yan duvarlardaki abdest tazeleme yerlerinin üstüne dikkatle bakacak olursanız, kurşun kaplı sarkıtma çatıcığı tutacak demirleri görebilirsiniz. Caminin orijinalinde kapalı olan bu yerler şimdi niye açık peki diyecek olursanız her kademedeki yetkililerin sorumsuzluğundan, vurdumduymazlığından derim.
Dilerim ve temenni ederim ki, yağışlı ve soğuk havalar gelmeden çalışkan ve enerjik valimizin talimatıyla bu önemli eksiklik giderilir ve bizler de bu misafirlerimize karşı ilgisizliğimizin manevi vebalinden kurtuluruz, efendim.
Allah’a emanet olunuz.
Selam ve dua ile…
24 Ağustos 2021, Edirne

Kaynak: Ali Süzen

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.