Basından Seçmeler/Ali Karahasanoğlu Yazdı: ‘Nereye Gidiyorsunuz?’

‘Nereye Gidiyorsunuz?’
CHP’li belediyenin direk dansı, Kıbrıs’ta 5 kaset. ‘Nereye gidiyorsunuz?’

Önce “etik siyaset” iddiasındaki Gelecek Partisi Genel Başkanı Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu’nun sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımı vereyim..

Sonra sorular yönelteceğim..

Davutoğlu’nun, AK Partililer için dillendirdiği sözlerin, Gelecek Partililer için söylendiğinde, neler düşüneceğini merak ettiğimi hatırlatacağım..

Diyor ki Davutoğlu:

“Allah’ın ‘asla affetmem’ dediği kul hakkı konusunda kılı kıpırdamayanlar, samimi bir şekilde tevbe edildiğinde Settar ismiyle örtmeyi vaad ettiği kişisel suçların yer aldığı kasetler üzerinden iktidar mücadelesi veriyorlar!”

Hemen açayım..

Zaman zaman gündem değiştirmek isteyenler, bir suç şebekesi yöneticisini/üyesini bulurlar. Ona, akla ziyan iftiralar attırırlar..

Önceki yıllarda bunun somut örneklerini, defalarca yaşadık.

FETÖ’cülerin montaj kasetlerle yaptıkları operasyon bunun örneği idi.

Yurtdışına kaçan Sedat Peker’in ve benzeri isimlerin geçtiğimiz yıllarda yaptıkları isnatlar aynı planın parçaları idi.

Son olarak.

Ekrem İmamoğlu özelinde ki yolsuzluk dosyaları ile ilgili tartışmaları azaltmak için, bir kanun kaçağına, “Kıbrıs’ta 5 kaset. Türkiye’deki iktidarın önemli isimleri.. Kasetler alınmak istendi. Alınamadı. Sonra şu oldu. Bu oldu” muhabbeti yaptırdılar..

Tayyip Erdoğan ile, çok yakın bir çalışma arkadaşlığı yapmış, kimi günler 12-13 saatini programdan programa koşturmuş, canlı şahit Ahmet Davutoğlu’ndan ne beklersiniz:

“Terbiyesizlik yapmayın.. Ahlaksızlık yapmayın. Oturun oturduğunuz yerde.. O imalarınızın noktasına bile inanmam.. Siyasi iktidarın üst yöneticilerini boşverin.. En kıytırık görevdeki kişi bile o imalardan birisinin muhatabı olduğunda, Sayın Erdoğan’ın tavrının, çok net ve çok kesin olduğunu, asla böyle şeylere göz yummadığını, birebir bilen bir yakın çalışma arkadaşı olarak konuşuyorum, isnatlar alçaklıktır. İftiradır..”

Bunu söyleyeceğine, Sayın Davutoğlu ne diyor?

Anadolu’ya çıkıp, bir selam verse, milyonların arkasından geleceğini söyleyip, ardından ilk seçimde, ömrü boyunca mücadele ettiğini açıkladığı CHP listesinden arkadaşlarını aday gösteren Ahmet Davutoğlu, ne diyor?

Aklı sıra uyanıklık yaparak, şüpheler oluşturmaya çalışıyor..

“Canım yapılmış olsa bile.. Çok önemli değil.. Allah ile kul arasında bir iş.”

Birebir bu cümleyi kurmuyor..

Ama bu izlenimi veren bir açıklama yapıyor..

Sanki gerçekten bir kaset, iki kaset, beş kaset var.. Bu kasetlerin içeriğinde, bazı üst düzey yöneticilerin işledikleri ahlaksızlıklar var.. Ama Ahmet abimiz onlara kıyak geçiyor.. “Bunlar çok önemli değil” diyerek, siyasi iktidara sanki lütufta bulunuyormuş gibi algı oluşturuyor.

Gerçek olmadığına adınız kadar kesin bildiğiniz bir iftira üzerine, “samimi şekilde tevbe edildiğinde” diye başlayan bir cümle kurarsanız..

Ben de size şu soruyu yöneltirim..

Ahmet bey..

Haydi sizin şahsınızdan örnek vermeyeyim.

Hatta..

Size yakın isimlerden de somut birisinin adını zikretmeyeyim..

Partinizdeki yöneticilerden birisi için, bir mafya elemanına, “Şununla kaseti var. Şöyle bir ahlaksız ilişkisi var” isnatlarında bulunulsa..

Ben de..

Sizin o kişi ile ilgili iddiaları ciddiye almadığınız için, muhatap almadığınız için açıklama yapmadığınız bir aşamada..

“Samimi olarak tevbe edilirse, o iki kişi arasındaki ilişkideki yanlışlık affedilir.. Affedilecek bir olay üzerinden Gelecek Partili şu yöneticinin üzerine gidilmesini doğru bulmuyorum.. Gelecek Partili yöneticilerin çok daha vahim kirli işleri var” dersem..

Hoşunuza gider mi?

İftira sanki kesinmiş gibi, algı yapıyorsunuz..

“Tövbe edilirse, affedilir” diyerek, ahlaksızca bir işin yapılmış olduğu izlenimi veriyorsunuz..

Bu ne derece etik bir hareket?

Eğer bildiğiniz bir ahlaksız ilişkisi olan var ise, çıkıp söyleyin..

Bilmiyorsanız, olmayan ahlaksızlık üzerinden “tövbe etme” kavramını içeren cümleyi nasıl kurabiliyorsunuz?

17-25 Aralık Fetö darbe girişiminde, benzeri kaset iddiaları, gündeme gelmemiş miydi?

AK Partili birçok bakan için, “Bekleyin” tehditlerinde bulunulmamış mıydı?

Üzerinden 12 yıl geçti..

Hani nerde, bir tane kaset çıkarabilen oldu mu? FETÖ’cülerin çok da canları acıtıldığı halde.. Dillendirdikleri kasetlerle ilgili bir tane somut örnek ortaya çıkarıldı mı?

Oysa, CHP’nin kaç kaç ismi için, ne kasetler ortalığa saçıldı..

Genel başkanlarından başlayın. Cumhurbaşkanı adaylarına kadar..

Ki, Ahmet Davutoğlu’nun, “Samimi tevbe edilirse” diye başlayan cümlesini de siyasi kişiler için doğru bulmadığımı belirteyim..

Samimi tevbe..

Kamu görevi olmayan, siyaset iddiası bulunmayan kişilerin, yaptıkları hatalarda, Allah ile kendi arasındaki bir ilişki olarak yorumlayabileceğimiz, önerilen bir arınma müessesesidir..

Ama, devleti yönetmeye talip olan isimler, böyle nakısalara sahip iseler, şantaja da açık oldukları anlamına gelir.. “Ben samimi şekilde tövbe ettim. Size ne?” diyerek, siyasete devam edemezler.. Etmemelidirler..

Davutoğlu’nun sonuç cümlesi de hayli ilginç..

AK Parti’den ayrılıp, CHP’ye vagon olma sürecini benzeri bir sonuç cümlesi ile yorumlamasını beklediğimiz Davutoğlu, kaset iftiraları üzerinden şu cümleyi sarfediyor:

“En az üç neslin hasretle beklediği alnı secde görmüş insanların iktidarında geldiğimiz vahim tablo bu!

Kur ’an diliyle soruyorum: (Fe eyne tezhebun) Nereye gidiyorsunuz? (Tekvir, 26)”

Bu soruya, her birimiz muhatabız.

Çünkü Allah soruyor, bu soruyu..

Kendi kendimize de sormalıyız, sevdiklerimize de hatırlatmalıyız..

“Gençlerin hepsi HAMAS’tır” sloganı atıldığı için, bir etkinliğe katılanları “gerici” olarak nitelendiren Cumhuriyet Gazetesi ile kolkola girerek, söyler misiniz Davutoğlu ve şürekası: “Nereye gidiyorsunuz?”

İstanbul Sözleşmesi’ni bir günde geri getireceğini söyleyen Kemal Kılıçdaroğlu ile yol yürürken, kendinize hiç sordunuz mu: “Nereye gidiyorsunuz?”

CHP’nin Kıbrıs’taki uzantılarının, ortaokulda başını örtmek isteyen bir öğrenciyi linç etmeleri karşısında, ki o parti ile ittifakı sürdürdüğünüz gerçeği karşısında kendinize soruyor musunuz: “Nereye gidiyorsunuz?”

23 Nisan kutlamaları sırasında, bir çocuğumuzun Çanakkale Türküsü okuması, bir diğerinin ise onların ifadeleri ile aktarıyorum, “Sureli Kutlama”da bulunması yorumlarına karşı, bir itirazınız olmayacak mı, kendinize sormayacak mısınız: “Nereye gidiyorsunuz?”

Listesinden milletvekili olduğunuz CHP’nin Altıeylül Belediyesi’nin 23 Nisan etkinliğinde, direk dansı yapan kadını sahneye çıkartacak kadar ar duyularından kopmuş olması karşısında, “Samimi tevbe edilirse, affedilir. Ama yaptığınız yolsuzluklar daha önemli” cümlesi kurup, sonuçta soracak mısınız: “Nereye gidiyorsunuz?”

AK Parti içinde de, yanlış iş yapan var ise..

Çıkar söylersiniz..

Ahlaksızlığa, suça, günaha sahip çıkan olursa, “Nereye gidiyorsunuz” diye sorarsınız..

Ama, A’sından Z’sine, pislik içinde yüzen rezillerin anlatımları üzerinden, kendi geçmişinizi de içine katarak, “Üç nesildir beklenen alnı secdelilerin iktidarında geldiğimiz vahim tablo” derseniz..

Kaynak: Ali Karahasanoğlu… 25.04.2025

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.