Ali Koç Yazdı: İllâ Edep

#fikrimizolsun
EDEP
Eskiden “Kapıyı kapat!” denilmezmiş.
Allah (cellecelalehü kimsenin kapısını kapatmasın diye düşünülürmüş.
“Kapıyı ( ört, ya da sırla” denilirmiş. Kapının kapanmadan yavaşça örtülmesi edebdenmiş.

“Lambayı söndür demezlermiş.
Allah (cellecelalehü) kimsenin ışığını söndürmesin.
“Lambayı dinlerdir” derlermiş.

Lamba yakılmaz, uyandırılırmış.

Uyuyan birisi uyandırılmak için sarsılmaz veya adı ile çağırılrnazmış.
“Agah ol erenler” derlermiş.

Nezaket, incelik, edeb her işin başı imiş de ondan…

Ona eren uyanık olurmuş.

İnsanların sözü kesilmez, işaret ve işmar edilmez, fısıltılar, gizli konuşmalar hoş karşılanmazmış.

Hanımlar “Efendi” derlermiş beylerine, “siz” derlermiş. Hanımefendiliklerini gösterirlermiş.

Gezerken yere yumuşak basılır, ses çıkarmamaya çalışılırmış.

Yerdeki haşerata basmamaya özen gösterdiği ‘ için, adı “Karınca basmaz Efendiye çıkan insanlar varmış.

Kapıdan çıkarken arkasını dönmemek, geri geri çıkmak edebmiş.

Kapı eşiğindeki ayakkabılar, dışarıya doğru değil, içeriye doğru çevrilirmiş.
“Git bir daha gelme!” der gibi değil de.
“Gitsen de ayağının yönü buraya dönük olsun” der gibi dizilirmiş.

Canlı cansız her şeyin bir hatırı varmış.

Yumurtayı ucundan, çok az kırar, fazla kırmayı tahrip olarak düşünür, tahribin hiçbir türünü sevmezmiş.

Eskiler hayatı o kadar nurani, o kadar temiz, o kadar manâlı yaşarmış.

“Komşuya hatır soran sıra sıra terlikler,
Ölçülü uzaklıkta yakın beraberlikler.” diye tarif eder Üstad Necip Fazıl bu hali…

Eskiler “Edeb Ya Hu!” derler, Onu görüyor gibi yaşamaya çalışırlarmış.

O varken başkasına bakmaz, Onu unutmuş gibi hallere girmezlermiş.

Ezel ve Ebed Sultanı’nın huzurunda nasıl hareket edilmesi gerekiyorsa öyle hareket etmek isterlermiş.

“Bizi takip eden, her halimizi perdesiz, engelsiz gören, şu anda bizim durumumuza bakan Allah var!” der gibi, o mânâyı hatırlatmak için her yere “Edeb Ya Hu!” yazarlarmış.

“Allah’ın huzurunda edeb” demekmiş bu…

İnsan nerede olursa olsun Allah’ın huzurunda değil midir?

İlim meclisine girdim,kıldım talep,
İlim tâ gerilerde kaldı, illâ edep illâ edep.

Not:
Bizim tek ihtiyacımız 1 asırlık mankurtlaştırma operasyonunda yitirdiğimiz müslüman Türk medeniyetinin kadim değerlerini yeniden yaşama biçimimiz haline getirmek,kim istiyorsa hırsız,yağmacı,katil,yamyam Batı’nın muasır(!) medeniyetine(!) ulaşsın.
Kaynak: Ali Koç

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.