Eyüphan Kaya Yazdı: CEDAW Sözleşmesi İslami Aile Yapısını Tanımıyor!
CEDAW Sözleşmesi İslami Aile Yapısını Tanımıyor!
1979 yılında BM’de kabul edilen Kadına Karşı Her Türlü Ayırımcılığı Önleme(CEDAW) sözleşmesi 1985 yılında ülkemizde kabul edilerek ona göre anayasal ve yasal düzenlemeler yapılarak bu günkü halini almıştır.
Biz Türkiye Aile Meclisi olarak bu CEDAW ve İstanbul Sözleşmesi gibi aile yapımızı hedef alan
çarpık sözleşmelerden kurtulup, yerli ve milli, inanç ve kültürümüzle uyumlu yasalar istiyoruz.
CEDAW Sözleşmesine göre;
*Ev reisliği kavramı kaldırdı.
Babalarımız ev reisi annelerimiz evin direğiydi. Bu sözleşme evin reisliğini
babadan aldı ama anneye de vermedi. Sadece Evi eşler birlikte yönetirler diyor.
Belki hala da edep, adap bir derece toplumda var ama her geçen gün bu reissiz
evin durumu perişan olacak, kadın erkek arasında sık sık kavga ve kargaşaya
neden olacaktır. Toplumun çekirdeği olan aile eş başkanlık yöntemi ile sözüm ona
idare edilecekmiş. Bunun yanlış olduğunu söylüyoruz.
*Kadına kocasından izinsiz çalışma imkanı,
Erkek işe, Kadın işe üstelik kadının çalışmak için kocasından izin isteme
mecburiyeti dahi yok, sabahleyin anne babanın evden çıktığı düşündüğümüz
zaman bu evde nasıl evlat yetişecek? Bu evden nasıl aile kokusu gelecek, bu
evde nasıl bir huzur olacak? Vahim soruları akla geliyor. Bunun sakıncalı
olduğunu söylüyor ve aile reisliğinin yeniden yasal olarak düzenlemesini
talep ediyoruz.
*Nafaka olayında bir çarpıklık var.
Bu sözleşmenin yasalarımıza yansımasından dolayı boşanan eşlerden kadına
sürekli nafaka ödenme hakkı yasal hale getirildi. Bunun sakıncalı olduğu ve
hakkaniyete uygun olmadığı ortadadır. Kadın resmi evlilik yapmadan Hans ve
Hanzo ile gönül eğlendirecek nafakayı da eski kocasından alacak, bazen de içkiyi
fazla kaçırarak elin adamıyla çektiği fotoğrafı eski eşine gönderecek, bu da cinnet
ve cinayete neden oluyor, bu konuda akla, vicdana, imana uygun bir yasal
düzenlemenin yapılmasını istiyoruz.
*Mal ortaklığı, evlenen kadının kocasının malına ortaklığını getirmiş, bir çok kadın
bunu su-i istimal ederek zengin birisiyle evlenip ayrılma yollarını arıyor, hatta
bazı avukatlar da bir şeyler kazanmak amacıyla bu tür boşanmaları teşvik ediyor,
bu endişeden dolayı kimi erkekler evlenmeye cesaret etmiyor, buna bir
düzenleme getirilmesini istiyoruz
*Toplumsal Cinsiyet Eşitliği,
Sözleşmenin en can alıcı belası aslında Toplumsal Cinsiyet Eşitliğidir, Kadın
dermekleri, Feministler, LGBT dernekleri bütün bu melanetli oluşumlar cesaretini
bu maddeden alırlar. Diyanet Reisi Prof.Dr.Ali Erbaş hocanın 24 Nisan Cuma günü
Hacı Bayram-ı Veli camisinde okuduğu hutbesine de bu madde dayanak
gösterilerek müdahale edildi.
İstiklal marşımızda diyor ki;
“Ruhumun senden ilahi şudur ancak emeli,
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli” ama ne yazık ki bu sözleşme
ile Camimize de Kitabımıza da namahremin eli uzatılıyor. Dolayısıyla bu
sözleşmenin feshedilmesini istiyoruz
*Evlilikte 18 yaşı altı evlenmek yasak zina serbest diyor
Temel eğitim, üniversite, meslek edinme ve iş bahanesiyle evlilik yaşı
kızlarımızda hayli ilerledi. Bu onların doğurganlık özelliklerinin körelmesine vesile
ve annelik vasıflarının kaybolmasına neden oluyor.
Ayrıca sanki her kıza iş-aş imkanı verecekmişiz gibi hülyalı bir rüya ile kızlarımızı
yetiştiriyoruz. Ne yazık ki “önce iş, sonra eş” sloganı yüzünden evlilik geçkiyor,
hayatın tadı kaçıyor.
Biz de kızlarımız için “önce eş, sonra iş” diyoruz. Kadının annelik vasfını ancak
bu şekilde bir derce muhafaza edebiliriz. Dolayısıyla bu yabancı sözleşmeler 18
yaş altı kız çocuklarına flört vb. beraberliği özgürlük adına yasal bir hayat
sayarken evlenmelerine engel oluşturuyor. Bu konuda kız erkek/ iki tarafın
aileleri tamamı eğer rıza gösteriyorsa evlilik yaşının 16-17 düzeyine
indirilmeside fayda var.%1 de olsa bu yaşta evlenmek isteyen varsa ailelerinin de izniyle evlenebilsin.
İlginçtir bin bir türlü melanet içerek İstanbul Sözleşmesinin ana dayanağı da
CEDAW sözleşmesidir. İddiamız şu ki CEDAW sözleşme feshedilmediği sürece dünyada
ailede huzur olmaz, kadın erkek sürekli bir çekişme yaşayacak ve cinnet ve
cinayet olayları daha da artacaktır.
Maalesef durum budur.
Kaynak: Eyüphan Kaya
(Türkiye Aile Meclisi Güneydoğu Bölge Başkanı)
Tarih: 04-09-2024
- Mehmet Ali Abakay Yazdı: Kitap Fuarı mı Çocuk Kitap Panayırı mı? - Kasım 25, 2024
- İstasyon Mahallesi’ne Ulaşım Artık Üst Geçitten - Kasım 21, 2024
- Mehmet Akkaşoğlu Yazdı: Allah’ın Güzel İsimlerinden El_Mütekebbir - Kasım 21, 2024