Emine Erdek Yazdı: Yıkılan Aile Ocaklarında Tek Suçlu Kadın mı?

Yıkılan Aile Ocaklarında Tek Suçlu Kadın mı?
Şimdi yeni moda, yıkılan aile ocaklarında mahvolan çoluk çocuk hayatında en önemli ve tek sorun sahibi olarak kadını görüp onu yola getirme çabaları ya da aba altından sopa göstermek.. Meşhur bir Prof, islamın arkasına sığınıp kadına veryansın ediyorlar tabi biz toplum olarak kadına hücum etmeğe alışığız zaten değil mi?
Yazarın eleştirdiği kadın modeli, ne zaman nerden ve nasıl çıktı buna sebebiyet veren, işi bu raddeye getiren yalnız kadınlar mı bu sorunu topluma yayan kimler? İsterseniz, önce onu inceleyip sonra kim haklı kim haksız duruma bir baksak problem daha kolay çözülür, sanırım…
45-50 yıl önce, toplumda ailede ev hanımları hakimdi çalışan kadın hemen hemen yok gibiydi kadınlar ev hanımı, kocasına eş çocuğuna anneydi ve harıl harıl ‘yuvayı dışı kuş yapar’ sözünün ispatlayıcısı gibi 4 elle evine eşine çocuğuna tutunmaya çalışıyordu.
Peki, bunlar karşısında takdir gördü mü toplumda ailede evde dışarıda hatta kendi eliyle yetiştirdiği çocuğunun karşısında?
Konumu aidiyeti varlığı maddi manevi kazanımları ne olmuştur? Tüm bunlar karşılığında gördüğü sevgi saygı hürmet hoşgörü muhabbet ilgi alaka ne kadar dır?
Kadını ne kadar ve nasıl mutlu ettiler veya ettiler mi..?
Bu sorularıma evet, evet diye hep bir ağızdan bagrısıp tabi kadının hiçbir eksiği yoktu o tüm bu vasıflarının fedakarlık ve cefakarlığının karşılığını çok iyi alıyordu çok huzurlu çok mutlu evde toplumda el üstünde tutuluyor eşi tarafından layık olduğu değeri ve iltifatı görüyor yavruları da ona aynı fedakarlığı aynı saygı ve hürmeti gösterip başında taç ediyorlardı, diyebiliyor muyuz?
Acaba kadın, çok memnun olsaydı hakettigi yerde ve konumda tutulsaydi kadın aptal mı ki tüm bu nimetleri elinin tersiyle itsin patron amir işveren gününün çoğunu kapsayan çalış çalış bitmeyen çalışma hayatına 4 elle sarılsın?
O zaman kadın ya bu nimetleri inkar edecek kadar çok nankör ya da kıymet bilmeyen kendine yük üzeri yük koyan enayi öyle mi..?
Yıllarca kadını itip kakan onu hor gören layık olduğu sevgi saygı hürmet hoşgörü muhabbetı ona çok görenler, kadını ‘ekmek düşmanı’ ilan edip ikide bir de ‘para nasıl kazanılıyor senin aklın ermez, senin disariyla bir uğraştığın mı var ki hadi ordan saçı uzun aklı kısa’ vs. vs. gibi akrabaların eş dost konu komşu çoluk çocuk yanında itip kakıp aşağilayıp hor gördüğü kadın, bugün erkeğin hayal bile edemeyeceği yüksek makam mevki paraya ulaşıp ev aile darmadağın olunca, yine suçu kadına atıp kendini aklama yoluna giriyor ya demek dünyanın en akıllısı sizsiniz kadın sizin oyuncaginiz ev hanımı olunca kendine yakıştırama iş yerindeki amirin kadına sevgi saygı hürmet hoşgörü muhabbet göster, evdekini dışla, ‘saçı uzun aklı kısa senin aklın ermez’ de, sonra da senden kaynaklanan sorunu döndür dolaştır yine kadına yükle!
Baktın, ev aile çoluk çocuk olmuyor, kahrını çekecek kadın da yok, başın sıkıştı kadına posta koyup böyle olmaz, kadın evine dön, Allah’tan kork edepli ol, sopaları göster aba altından..!
Bence; önce siz erkekler, kadına garanti verin onu insan yerine eş aile hanımefendi çocuklarının annesi hayatı çekip çeviren her mutluluk ve huzurun temeli yükünüzun ortağı yüzünüzün akı medar-ı iftiharıniz olarak görüyor musunuz görmüyor musunuz ya da onu 50 yıl önceki konumuna geri getirdiğiniz zaman efendi ve adam olacak mısınız..?
Bu işin tek çözümü budur inanın, siz kaybettiğiniz sevgi saygı hürmet hoşgörü muhabbet adalet güven adına kadına söz verin ona sahip çıkın kadın da kendiliğinden gelir zaten buna emin olun. ..
Her zamanki gibi, yine birşeyler düzeltmek adına kadına saldırmayı bırakın böyle devam ettiğiniz sürece ancak avucunuzu yalarsiniz zira Allah rasulu sizin gibi kaba sert horlayıcı değildi
Kimi çok seviyorsun, diye soran yüzlerce ashabimın içinde ashabına tabiki Ayşe annenizi diyecek kadar kadir kıymet bilen, alnının akıyla onunla övünen önder ve örnekti.
Böyle insanın karısı, niye çalışsın veya eşine asi olsun..?!
Olmaz, diye bağrışanları duyuyorum.
O zaman, demek ki problem kadın değil siz erkeklersiniz, kafanızı kumdan çıkarın artık. ….
Kaynak: Emine Erdek

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.