Sizin Doğru Bulmadığınız Bir Adayı Millet Niye Doğru Bulsun?

Sizin Doğru Bulmadığınız Bir Adayı Millet Niye Doğru Bulsun?

MHP Edirne İl Başkanı Zakir Tercan’ın yazılı basın açıklaması:

“Türkiye deprem acısını derinden yaşarken, deprem yaralarını sarmak için devlet-millet bütünleşmesiyle seferberlik hâlindeyken, bunlar küfür, hakaret, suçlama, senaryo yazma odaklı birbirine girdiler.

CHP ve Zillet ittifakı, HDP’ye her zamankinden daha çok muhtaç. Bu yüzden PKK’nın siyasi uzantısına ne isterse verecekler… Çünkü Meral Akşener; HDP konusunda bir dediği diğeriyle hiçbir zaman tutmuyor. Türkçesi “Siz HDP ile görüşün, anlaşın, ben sizi görmeyeceğim” diyen Meral Akşener sadece siyasi menfaatlerine bakmayı sürdürecektir.

CHP zaten PKK’nın büyük partisi hâline gelmiştir. Meral Akşener de CHP’nin ortağı olarak zaten CHP-HDP ortaklığında yancı konumundadır. O yüzden Meral Akşener’in HDP konusunda ne dediğinin bir önemi yok zaten.

HDP’nin asıl isteği; TSK’nın Suriye ve Irak’tan tekrar Türkiye içine çekilmesi… CHP, sınır ötesi tezkereye daha önce HAYIR demişti! Neden Tezkereye hayır dediler?

HDP’nin Kemal Kılıçdaroğlundan hiçbir talebi olmadığı söylentileri külliyen yalandır. Açıkça beklentileri şunlardır;

1-Irakın Kuzeyi ve Suriyenin Kuzeyinden Türk askerlerinin çekilmesi…
2-Apo denen Soysuzun üzerindeki tecritin kaldırılması…
3-Demirtaş denen teröristin serbest kalması…

Özellikle terör örgütü PKK 40 yıllık terör yuvalarında sıkışıp kalmışken ve TSK bölgeye komple yerleşmişken, HDP denen terör örgütünün uzantısı hala Türk askeri Irakın Kuzeyinden çekilsin diyip örgütü kurtarmaya çalışıyor. Ama masa ile Pazarlık yapmıyorlar öylemi ?

Asker, polis şehit eden, masum insanları öldüren terör örgütüne Türk devletinin 539-milyon TL hazine yardımı yapması zaten garabet bir durumdur düşünsenize, bu hazine yardımı içinde şehit edilen asker ve polislerimizin ailesinin ödediği vergiler de var. Kendi paramızla katil besliyoruz.

AYM resmen PKK açılımı yapmaktadır. Hukukun ortaya koyduğu bu gerçekleri yine hukuk adına taşıdıkları sıfatla ve kurum gücüyle ortadan kaldırmaya çalışmaktadır. AYM, Türkiye Cumhuriyeti’ni korumakla mükellef değilse böyle bir kurumun varlığının anlamı nedir?

Anayasa Mahkemesinin HDP’nin hesaplarındaki tedbiri kaldırması anlaşılabilir değildir. Terörle mücadele sadece güvenlik güçlerinin boynuna borç değildir. Savaş ve Teröre karşı mücadele topyekün her kurum tarafından aynı bilinçle yapılmazsa kazanılamaz. Omuz omuza mücadele şart.

Bu arada İP Meral Akşener, dar alanda kısa paslaşmalardan gol yedi. Okyanus ötesinin müdahalesi ile paşa paşa zillet masasına geri döndü. Millet nezdinde zaten mahdut olan inandırıcılığını büsbütün yitirdi.

Meral Akşener’in düştüğü acınası vaziyet, ilkeli görünen ilkesizlik. Hazmedilmiş görünen midesizlik. Nereden baksan tutarsızlık. Kazanamayacak aday diye diye sonunda yine Kemal Kılıçdaroğlu’nun kuyruğuna takılmak, tam bir çaresizlik.

CHP-İP arasında artık hiçbir şey eskisi gibi olmaz. Karşılıklı hakaret, küfür ve suçlamalar iki tarafında bilincinde büyük bir travma yaratmıştır.

Seçim kazanmak için yüzlerce askerimizin polisimizin, binlerce sivil vatandaşımızın katili PKK’nın siyasi kanadı olan HDP’yi cici ve demokrat göstermeye çalışan CHP ile kuyruğuna bağladığı şaklabanların ensesinde olacağız.

Özgürlük, adalet ve insan hakları gibi kavramların arkasına teröristleri saklamaya çalışan sahte demokrasi şampiyonlarının ikiyüzlü ve çıkarcı politikalarını ifşaya devam edeceğiz.

FETÖ’cülerin tebrik kuyruğuna girdiği, HDP Eş Başkanı Mithat Sancar’ın “Kılıçdaroğlu’nu yüz yüze görüşme için genel merkezimize bekliyoruz. HDP üstüne düşeni yapacak” çağrısında bulunduğu Kemal Kılıçdaroğlu’ndan beklentisi olanlar bellidir.

6’lı masa CHP-İP arasındaki kavgayla bitkisel hayata girmiştir. Seçimlere kadar böyle devam edecekler ve daha sonra da siyasi ötenazi yaşanacaktır.

Türkiye’nin acılı gündemini rezil siyaset hesaplarıyla kirletenler, şimdi rezaletlerinin farkında olduğu için dostlar alışverişte görsün misali depremzedelerden özür diliyorlar. umurlarındaymış gibi “Deprem bölgesine yoğunlaşacağız” diye yine

Kibrit çöpü kadar ışık saçamayanların kendilerini olimpiyat meşalesi sanmaları akıl tutulması ahlak karmaşası şuur kaosuna işarettir ki bunların sonu kendi anlayışları gibi kapkaranlıktır.

Depremi siyasi hesaplarına alet etmeye yeltenen zillet mensubu siyasi partiler ise yerle yeksan olacaktır. Çünkü; 14 Mayıs’da Türk Millet, Zillet İttifakına geçit vermeyecektir. Sandığa gömecektir….

Bu süreçte deprem bölgelerindeki çabalara katkı sağlamak yerine, sosyal medya şirketlerine imkanlarını aktaranlara en güzel cevabı 14 Mayıs’da Türk Milleti verecektir.

Öyle bir seçim ki, Cumhur İttifakı kazandığı anda; Kemal Kılıçdaroğlu, Meral Akşener, Ahmet Davutoğlu, Ali Babacan, Temel Karamollaoğlu, Gültekin Uysal, Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu.. Siyasi mefta olacak…

Yetmedi.. ABD, AB, NATO, İngiltere mağlup olacak!… Yetmedi.. FETÖ, PKK ve YPG’nin umutları bitecek!

Deprem felaketinin yaraları henüz tazeyken, 11 ilimizdeki enkazların çoğu henüz kaldırılmamışken, bütün mesailerini seçim sevdasına ayıran duygu, sevgi ve merhamet yoksunlarının çirkin niyetlerini milletimize anlatmaya devam edeceğiz.

Sofrayı büyüteceğiz diyerek Terör örgütünün siyasi uzantısı olan ve Türk Devletini yıkmak için elinden geleni yapan siyasi partiyle yol yürüyenler, her kim olursa olsun kaybetmeye mahkumdur.

Sofrayı düşünenin derdi milletin bekasi degil, Ülkeyi yemektir. Dün neler neler söylediğin kumar masası, noter masası dediğin masaya seni tıpış tıpış oturtan neydi Meral hanım? Sözün kısası; noter onaylı altılı kumar masası 14 Mayıs’da hüsran olacak!

Sizin doğru bulmadığınız bir adayı millet niye doğru bulsun? Dün kumar masası dediğiniz masaya geri dönüşünüzün sebebi ve anlamı nedir Meral hanım? İttifakınızın kazanacağını beklemek; ya kendinizi ya milletinizi tanımadığınızı gösterir. Türk Milleti bunu da aşar.

Masanın bir bacağı kırıldı. Koli bantı ile yapıştırdılar olmadı. Yer sofrasına geçecekler. Sofraya bütün Cumhur İttifakı karşıtlarını davet ettiler. Sosyete solcularından, bölücü sevenlere kadar herkesi sofraya davet ettiler. Bu sofranın sonu ne olur!? Hüsran olur, Kaos olur!”

Haber Merkezi

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.