SİYASET YAZILARI

Ali SÜZEN Siyaset Gündemini Değerlendirdi. Edirne’de Siyasi Durum Nedir? Hangi Parti Ne Kadar Milletvekili Çıkarabilir? Partilerde Hava Nasıl? İşte Yazarımız Ali Süzen’in Yeni Yazısı:

SİYASET YAZILARI

Ali SÜZEN

Şu anda ortalık toz, duman. Bu hengâmede kimse önünü göremiyor. Biz yine de gece yürüyüşü misali, ayaklarımızı yerde sürüyerek ilerlemeye çalışacağız. Edirne özelinde Trakya’yı ve Türkiye’yi, projektörümüzün aydınlattığı kadar sizlere yansıtmaya çalışalım.

Öteden beri günlük politikadan olabildiğince uzak kalmaya çalıştığımı bilen bilir, bilmeyen de kendisi bilir. Ama siyasetten tabii ki bigâne(kayıtsız) değiliz. Olmamalıyız da… Çünkü siyaset devlet idaresi demektir. Siyasetle ilgilenmemek, beni kim idare ederse etsin, umurum bile değil demektir ki, sonrasında şikâyet etmeye, söz söylemeye hakkı olmaz, olamaz bu düşünce sahiplerinin.

Bu girişten sonra iktidar partisinden, Edirne’mizdeki gidişatından başlayalım. Ta, gerilere gidersek Ak Parti’nin 2002 seçimlerinde başlayan düğmeyi yanlış ilikleme geleneği maalesef hemen her seçimde tekrar etti. Şöyle ki; şahıslarla bir problemim yok, olamaz da ama 2002’deki seçimlerde Ali Ayağ, İl Teşkilatına rağmen 1’inci sıraya oturdu ve milletvekili seçildi. Neden? Backraundu(Kartviziti) çok şaşaalıydı ve Ak Parti Genel Merkezi’ndeki eski ANAP’lılar sayesinde. Oysa ya kurucu İl Başkanı Recai Koçaşlı olmalıydı 1’inci sırada ya da onun gösterdiği, desteklediği biri. Böylece bir gelenek de oturmuş olurdu: İl Başkanı demek; ilk seçimde ya milletvekili ya da belediye başkanı…

Bu oturmadı Edirne Ak Parti’de. Böyle olmayınca da İl Başkanlığı, fonksiyonel olmaktan çıktı. Olsaydı, her şey çok farklı olurdu şüphesiz. O zaman tabanın sesine kulak verilir, telefonlar cevapsız bırakılmaz, parti binasına gelenlere; “burası iş ve işçi bulma kurumu mu?” diye çalım atılmaz, surat asılmazdı. Bir de atama usulü gelen il başkanları geleneği var. Hiç olmazsa alternatifli kongreler yapılabilseydi belki yine tabanın sesine kulak verilirdi ama öyle olmadı. Atama yap, yönetimini oluştursun, delegeleri belirlesin, sonra seçime gidilsin tek adayla ve ben seçimle geldim, desin! Yok böyle bir demokrasi! Bu, olsa olsa demokrasi oyunu olur ki, kendin çalar, kendin oynarsın!

Bir de işin yerel yönetimler boyutu var. 2004 Yılı ki, müthiş bir Ak Parti ve Recep Tayyip Erdoğan rüzgârı esiyor ama sen öyle bir adayla seçmenin karşısına geçiyorsun ki, 1-0 en az geriden başlıyorsun maça. Vaktiyle Rahmetli Demirel’in, Özal’ın yaptığını yapamıyorsun. Kim ne derse desin Edirne’de %65 sağ oy vardır. Ama son zamanlarda bu ne hale geldi: Ak Partili olanlar ve Ak Partiye karşı olanlar… Neticede işler tersine döndü. %30-40 Ak Parti oyları, % 60-70 Ak Partiye karşı olanların oyları. Sebep; baştan hem milletvekilliği hem de Belediye Başkanlığı seçimlerinde düğme yanlış iliklendi ve hep öyle gitti. Hele, hele son dönemde iyice yozlaştı.

Vali Günay Özdemir, katıldığı ilk İl Genel Meclisi Toplantısı sonrasında karar defterlerini inceliyor ve şu soruyu soruyordu: Burada muhalefet yok mu? Hiç muhalefet şerhine rastlayamadım kararlarda…

Aynı durum, Belediye Meclisinde de var Sayın Vali: Orada da muhalefet yok. Çünkü, çoğu meclis üyesinin belediye ile çıkar ilişkisi var ve kendisine, şahsi çıkarlarına zarar gelmesin diye “ses çıkaramaz!”. Ee, o zaman vatandaş size niye oy versin ki? Yok aslında birbirinizden farkınız!

Bir de ithal adaylar söz konusu tabii. En başta da Mehmet Müezzinoğlu…

Müezzinoğlu’nun tabanı genişletmek adına partiye davet ettiği, öne çıkardığı kişilerde isabet kaydettiği öne sürülemez maalesef! Çünkü; yaşandı ve görüldü. En açık örnek Ak Partililerin pek hatırlamak istemedikleri Tuna Bekleviç. Yiğidi öldürüp hakkını yememek lâzım gelirse Edirne’mize yatırım gelmesi bakımından işe yaramadı değil. Hatta Cumhuriyet Tarihinin Edirne’mize en büyük yatırımı olan Yeni Karaağaç Köprüsü’nün hayata geçirilmesinde emeği yadsınamaz. Ama bu ve benzeri icraatları da onun getirdiği adam(!)ların halka pek anlatabildiği söylenemez. Düşünün; Ak Parti İl Başkanı veya İl Başkanları Hükümetin icraatlarını bile doğru, dürüst anlatamıyor. Ve mine’l garâib!

24 Haziran seçimlerine gelecek olursak; milletvekili adaylarının tabanda heyecan yarattığı söylenemez. 1 Milletvekili çıkarır. 2’yi zorlayamaz bile.

MHP için en büyük handikap İyi Parti. Ancak kabul etmek gerekir ki MHP’nin kemik bir tabanı var ve ittifaktan dolayı Ak Parti’den artan oylarla 1 Milletvekili çıkarması bana göre pek sürpriz olmaz.

Muhalefet Cephesinin ana partisi CHP’ye gelince…

CHP Listesi ilk açıklandığında sosyal medya çalkalandı. Deyim yerindeyse ortalık ayağa kalktı ve bu duruma Ankara kayıtsız kalamadı. Edirne Listesi yeniden düzenlendi. Seçmen bu durumu sindirmeye çalışırken bir son dakika değişikliği daha oldu.

CHP’li Belediye Başkanı Recep Gürkan, istediğini alamadı. Alamadığı gibi listelerdeki son değişikliklerle Genel Merkez nezdinde biraz itibar kaybetti sanki. Yine de Türkiye’de en çok oy aldığı il olan Edirne’den 2 Milletvekilliği çantada keklik desek yanlış olmaz.

İyi Parti ne yapar? Bu, biraz muamma. Kimilerine göre 1 Milletvekili çıkarabilir. Ancak, bunu öne sürenler ittifak oylarının nasıl değerlendirileceği konusunda yeterince haberdar değiller. İyi Parti, milletvekilliğine yetecek kadar olmayan ancak yüksek oranda oy alırsa bu CHP’ye yarar ve o zaman CHP 3’ü zorlar.

Benim bu toz, duman ortamında görebildiğim bu!

28 Mayıs 2018

 

 

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.