“Yardım Nesnesi Değil Hak Öznesi”

Edirne İl Engelli Meclisini oluşturan Sivil Toplum Kuruluşları olarak 3 Aralık 2019 Dünya Engelliler Günü için hazırladığımız basın açıklamasındaki yaşam kalitemizi olumsuz etkileyen ve çözüm önerileri ile sunduğumuz taleplerimizin hala güncelliğini koruduğunu maalesef sorunlarımıza sorunlar eklenerek büyüdüğünü tüm kamuoyuyla paylaşmak istiyoruz.

Türkiye’de  engellilik alanında çalışan  sivil toplum örgütleri yapıcı, işbirlikçi, katılımcı, demokratik, toplumsal cinsiyet eşitliğini gözeterek engelli haklarının geliştirilmesine katkı sağlamak amacı güden “Türkiye Engelliler Meclisini” oluşturma çabası içindedir. Bu platformunun Edirne Engelli Meclisini ve Edirne Kent Konseyi Engelli Çalışma Grubunu oluşturan üyeleri olarak 3 Aralık Dünya Engelliler Farkındalık Günü kapsamında engelli bireylerin sorunlarına dikkat çekmek ve çözüm üretme çabalarına destek olmak adına aşağıdaki maddeleri kamuoyu ile paylaşmak istedik;

Engellilik, toplumun bireye bakış açısından kaynaklanan sosyolojik bir olgudur. Bu bağlamda, sosyal devlet anlayışı ve fırsat eşitliği çerçevesinde engelli bireyin kamusal alanda görünürlüğünü artırmak ve sosyal yaşam içinde dezavantajlı bir grup olmalarını engellemenin tek yolu ise “yaşam haklarını” korumaktır.

Engelliliğe yönelik hak temelli mücadelede en kapsamlı sözleşme olan Birleşmiş Milletler Engelli Haklarına Dair Uluslararası Sözleşme Birleşmiş Milletler Genel Kurulu’nun 13 Aralık 2006 tarihli ve A/RES/61/106 tarihli kararıyla kabul edilmiş. İmzaya açıldığı 30 Mart 2007 tarihinde Türkiye Cumhuriyeti’nin de aralarında bulunduğu 81 ülke tarafından imzalanmıştır.

Birleşmiş Milletler Engelli Haklarına Dair Uluslararası Sözleşmenin amacı: Engelli bireylerin, diğer bireylerle herhangi bir ayrım olmaksızın, tüm temel insan hakları ve özgürlüklerinden eksiksiz şekilde ve tam bir eşitliğe uyarak yararlanmasını desteklemek, garanti altına almak ve her insanın doğuştan sahip olduğu onuruna saygıyı daha ileri bir düzeye taşımaktır.

Ülkemizde bu sözleşmenin imzalanmasından sonra yasal mevzuatta düzenlemeler ve engelli hakları konusunda farkındalık artmış olmasına rağmen henüz olması gereken seviyede değildir. Özellikle yaşadığımız Covid-19 Pandemisi gibi olağanüstü durumlarda, engelli bireylerin yaşamlarını sürdürebilmeleri için gerekli pek çok planlamanın ulusal ve yerel düzeyde hazır olmadığını yaşadığımız olumsuz deneyimler ortaya koymaktadır.

Olağan ve olağan üstü durumlarda Engelli bireylerin ihtiyaçlarının belirlenmesi ve alınacak tedbirler ile yapılacak işlerin planlamasında bu alanda çalışan STK’lar ile işbirliği içinde çalışılmasının önemini bir kere daha vurgulamak istiyoruz.

-Engellilik olgusu tek bir eylem planıyla çözümlenemeyecek derecede ağır ve acil olduğundan kapsamlı, sistematik ve takvime bağlı politika ve programlar geliştirilmeli,

-STK’lar tüm bu sürecin içinde aktif rol almalı. Baskı gücü oluşturmalı,

-Tüm iç mevzuat gözden geçirilmeli ve Birleşmiş Milletler Engelli Haklarına Dair Uluslararası Sözleşme ile uyumlu hale getirilmeli,

-Türk Standartları Enstitüsü standartları güncellenmeli, Standartlar belirlenirken, engelli bireylerin çeşitliliği (yaş, toplumsal cinsiyet, engel durumları) dikkate alınmalı.
-Sistematik biçimde sürekli izleme ve değerlendirme yapılmalı,

-Erişilebilirlik alanında yapılan her türlü çalışmanın takibi yapılmalı, cezalar etkin bir şekilde uygulanmalı ve cezalar caydırıcı olmalı,

-Tüm yeni yapılar evrensel tasarım ile inşa edilmeli,

-Toplumun her kesimi, tüm bu konularda bilinçlendirilmeli,

-Erişilebilirlik, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerinin ayrılmaz bir parçası olmalı,

-TCK 122,(26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 122. Maddesinin birinci fıkrasında geçen ‚dil, ırk, renk, cinsiyet‛, ibaresinden sonra gelmek üzere ‚özgürlük‛ ibaresi eklenmiştir.‛(madde 41) maddesi engellilere yönelik ayrımcılığın ortadan kaldırılması amaçlanmıştır) yeniden düzenlenmeli, sözleşmeye uyumlu hale getirilmeli,

-Engelli çocuk ve gençlerin eğitime eşit katılımları sağlanmalı ve eğitim kazanımları artırılmalı,

Engelli çocuk ve gençlere yönelik politikalarda bu çocuk ve gençlerin içinde yaşadıkları toplumsal koşulları hesaba katan bütüncül bir sosyal politika yaklaşımı hayata geçirilmeli, İmzacı olan bizler yukarıdaki metnin her maddesinin takipçisiyiz.

İlimizde engellilik alanında çalışmalar sürdüren Sivil Toplum Örgütleri olarak engelli hakları mücadelesi içinde daha ileri kazanımlar elde edebileceğimizin güvencesinin toplumsal duyarlılık ve kamuoyu desteği olduğu bilinci ile “Yardım Nesnesi Değil Hak Öznesi” olma çabası içinde toplumun her kesiminin desteğini bekliyoruz.

Haber MERKEZİ

admin
Sosyal Medya

admin

1953 yılında Edirne'de doğdu. İstanbul Marmara Üniversitesi İlahiyat Fakültesi mezunu. 11 yılı lise müdürlüğü olmak üzere 25 yıl öğretmenlik yaptı ve 2001 yılında Milli Eğitim Bakanlığı'ndan emekli oldu. Üniversite yıllarından beri hobi olarak çeşitli yerel ve ulusal basında köşe yazarlığı yaptı. İlk kitabı olan 'BAŞARI HİKAYELERİ' 14 Haziran 2018'de yayımlandı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.