TASAVVUF ŞİRKTİR, DERLER!

 

Her sabah namazından 1 saat önce, en az 5 bin kişinin abdestli bir şekilde mescitte hazır olduğu ve teheccüt namazı kıldığı tekkelere ve o tekkenin sofilerine, evlerinde sabah namazına kalkmayanlar “tasavvuf şirktir” derler.

Geceleri sabahlara kadar günahkârlar için gözyaşı dökerek gözleri kızaran tasavvuf büyüklerine, uzunca uykudan dolayı gözleri kızaranlar “tasavvuf şirktir” derler.

İçki içen, kumar oynayan, zina eden ve değişik günahların batağına düşmüşlerin elinden tutup dini öğreten Allah dostlarına, içki içene, kumar oynayana, zina edene ve değişik günahların batağına düşmüşlere sövenler “tasavvuf şirktir” derler.

Bir kere görmekle tüm kötülüklerin bırakılmasına vesile olan veli zatlara, saatlerce nasihat edip de kimsede bir değişiklik göremeyenler “tasavvuf şirktir” derler.

Kuran ve sünnetten taviz vermeyen, mekruhlara bile düşmekten haya eden salihlere, farz, vacib, sünneti sadece ezberden okuyanlar “tasavvuf şirktir” derler.
Ömrünü tevbe ve niyazla geçirip milyonların tevbesine vesile olan Allah’ın sadık kullarına, günah işlemediğinden tevbe de etmeyenler! “Tasavvuf şirktir” derler.

Gece ve gündüz, oturarak, ayakta ve yanı üzere Allah’ı zikredenlere ve insanlara bilmediği zikirleri öğretenlere, malayaniyi pek sevenler “tasavvuf şirktir” derler.

Kuran’ı ve hadisi birebir yaşayarak örnek olan lakin pek az konuşan ariflere, dilinde sayısız ayet ve hadis ile saatlerce kendisinin yaşamadığı konuları vaaz edenler “tasavvuf şirktir” derler.

Mevlana’ya, Yunus’a ve asrın Mevlanası ve Yunuslarına, evliya ve seyyidlere hürmete kızan fakat kendisini her türlü hürmete layık görenler, onların sözünün dinlenilmesine kızan ama kendisinin her türlü sözünün dinlenilmesini isteyenler “tasavvuf şirktir” derler.

Tasavvuf Kuran ve sünneti en içten duygularla yaşamaya çalışmaktır. Tevbe etmek ve dini öğrenmek bu yolun başı, zikir ve tefekkürle ilerlemek bu yolun adabıdır. Bu yolda çok kimseler kötü alışkanlıklarını, çok kimseler kötü ahlaklarını, çok kimseler de hissiz Müslümanlığını terk edip Allah’ı seven ve Allah anılınca kalbi titreyen, peygambere aşık, müminleri hoş gören, dini yaşamaya çalışan birer Müslüman haline geldiler. Bunun için, tasavvufa, tasavvuf büyükleri olan evliyaya, tasavvufi edeplerden olan rabıtaya, şirktir diyenler diye dursun, tasavvuf kervanı yoluna devam ettiğinden bir gün bu kervanın yolcusu olmak duamız olsun…

Not: İş bu yazı değerli arkadaşım Osman ÖZCAN’A aittir. Bir kaç günü alacak olan ‘EDİRNE KULİSİ’ yazım hazırlanana kadar onu konuk etmek istedim köşeme. Umarım beğenirsiniz.

(M. Ali TERZİOĞLU)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.

Gönder
Haber İhbar Hattı
Haber İhbar Hattı..
Lütfen Sağ Alttaki Gönder Butonunu Tıklayınız.